Terapi seanslarına gözlemci olarak konuk olduğunuzu düşünün. Danışman koltuğuna oturmadan önce nelerle karşılaşabileceğinizi görmek açısından mükemmel bir deneyim olurdu değil mi? İşinde başarılı ancak eşi ve çocuklarıyla başka başka sorunları olan Psikolog Doktor Paul Weston'ın hayatını anlatan "In treatment" aynı zamanda Psikologların ne gibi sıkıntılarla boğuştuğunu deneyimleme imkanı veriyor.
"In treatment" herkese tavsiye edilemeyecek kadar çarpıcı bir
psikoterapi dizisi. Ancak PDR öğrencilerinin mutlaka izlemesi gereken bir dizi olduğunu düşünüyorum.
Bir ofiste psikoterapist ile hasta arasındaki terapi
ilişkisi konu ediniliyor. Şov yok, efekt yok, arı duru katışıksız bir
biçimde terapi ortamını yansıtıyor. Pazartesi
günü biri, ertesi gün bir diğeri şeklinde cumaya kadar onları
izliyoruz, cuma günü ise hasta koltuğunda bu sefer Paul’ün oturduğu bir
başka seans izliyoruz.
Her bölüm, bir hastanın Doktor Paul Weston’ın ev/ofis’ine gelişiyle ve
belki de hayatta kendini en güvende, en ait hissettiği o koltuğa
oturmasıyla başlıyor ve yaklaşık yarım saat boyunca süren seans sonunda
bitiyor. Sadece sohbetle geçiyor o yarım saat, -genelde- başka da bir
şey olmuyor ancak o bambaşka hayatlara ortak olan bizleri, konuşulanları
yaşamışçasına ya da herhangi bir dizideki gibi seyretmişçesine derinden
etkileyerek tamamlanıyor.
Yarım saat bir odada geçen bir dizi nasıl ilgiyi yüksek tutar diyordum
ama kesinlikle bunu başarıyor. Yarım saat bir odada geçince her
ayrıntıyı yakalıyorsun doğal olarak, mesela kamera açılarının farklılığı
ya da hastanın laf arasında söylediği ama doktorun bunu alıp bambaşka
anlamlar çıkarması gibi şeyler kesinlikle ilgiyi canlı tutuyor.
Son derece gerçekçi karakterlere sahip olmakla birlikte, bir çok
kişinin izlerken terapinin bir parçası olmaya başladığını hissedeceğini
düşünüyorum. Bir sonraki seansa gelmek için sabırsızlanacaksınız.
1. sezonu indirmek için tıklayınız.
2. sezonu indirmek için tıklayınız.
18 Ocak 2013 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder